1 Ağustos 2010 Pazar

"Dans dertleri unutturur"

Psikolog DJ Cenk Erdem, unutmak için dans etmenin gerekli olduğunu savunuyor
Psikolog DJ Cenk Erdem’in ruh haline iyi gelecek dans şarkılarından oluşan albümü “Psycho Disco” bu yazın en çok satan toplama albümlerinden biri oldu. Kendini “disko delisi bir psikolog” olarak tanımlayan DJ Erdem, unutmak için dans etmenin gerekli olduğunu savunuyor.
*İlk albümün “İyileştiren Şarkılar”da insanlara terapi yapmayı hedefliyordun; ikinci albümün “Psycho Disco”da ise dans ederek her şeyi unut diyorsun.
-Aynen öyle. Bu albüm, ilkinin bir devamı gibi oldu. “İyileştiren Şarkılar” albümü ile dertlerimizle yüzleştik, biraz içimize döndük, sorgulamalar yaptık... Fakat yazın ortasında gamlı baykuş gibi iyice dibe vurmanın da bir manası yok. Artık o eski hüzünlerden arınmak lazım. Bu yüzden içimizi kıpır kıpır yapacak, bizi mutlu edecek şarkılardan oluşan bir albüm yaptım. Türk bilgini Ebubekir Razi, melankolik hastalara güzel seslilerden şarkılar dinletin demiş. İşte onun bu sözü benim için destur oldu. Ben de albüme güzel sesli adamların, güzel sözlü, moral veren şarkılarını koydum. Albümdeki parçaların hepsinin iyimser şarkı sözleri var.
MUTSUZLUĞA ÇARE
*Dans etmenin unutmak üzerinde nasıl bir etkisi var?
-Çoğumuz mutsuzken iyice hüzne saplanmak yerine şarkılarla moral bulmaya, bir yerlere gidip, dans ederek dertlerimizden kurtulmaya çalışmıyor muyuz? Bu, bizim kültürümüzde de var: Bir düğünde en hüzünlü olan da gece boyunca en çok dans eden de gelinin babasıdır. Dans etmek, kafamızı boşatlmaya yardımcı oluyor, dertleri unutturuyor. Fakat seçtiğim şarkılarla herkes mutlu olacakdiye bir iddiam yok. Benimki sadece iyi niyet. Yoksa birine iyi gelen, diğerinin hoşuna gitmeyebilir. Bazılarına makam müzikleri keyif verirken, kimilerini aşağı çekebilir. Yalnız disko müziklerinin şöyle bir etkisi var: İçinde kalp atışlarına benzer bir ritim olduğu için bizde büyük bir coşku ve mutluluk uyandırıyor. Çünkü insanın en mutlu olduğu yer olarak kabul edilen ana rah min -de de en yoğun duyulan ses annenin kalp atışlarıdır. İşte disko şarkıları bize o dönemi hatırlattığı için bu kadar etkililer.
*Albümde kimler var?
-Disko müziğinin en iyi isimlerini seçtiğime inanıyorum. Yetmişler denilince Boney M. ve The Jacksons isimleri listede muhakkak olmalıydı. Seksenlere gelindiğinde bana göre disko tarzının en iyilerinden biri olan Modern Talking grubu öne çıkıyor. O dönem, şarkıları otuz beş ülkede bir numara olmuştu. Onların “You’re My Heart You’re My Soul” parçası da albümde. Doksanları temsilen ise bir RMB şarkısı olan “You Are Making Me High” ve DJ Jazzy Jeff ve Fresh Prince’den disko sample’ları kullanarak oluşturulan bir şarkı olan “Ring My Bell” i seçtim. Bunların dışında albümde Aretha Franklin, Rick Astley, Groove Armada gibiisimler de var.
ÖZGÜRLEŞME UĞRAŞI
*Disko kültürünü ortaya çıkışından günümüze yorumlamanızı istesem...
-Disko kültürü 1970’lerde ortaya çıkıyor. Özgürleşmeyi savunan bir akım. İnsanlar gece kulüplerinde kafalarına göre, istedikleri gibi dans ediyorlar. Rock müziğin hâkimiyetine tepki olarak ortaya çıkıyor. Latinler, eşcinseller ve siyahlaröncü olmuşlar. Abartılı kıyafetler ve imajlar var. İlk kadın DJ Karen Cook bu dönemde ortaya çıkıyor. Şarkılar şehvetli bir üslupla söyleniyor. Mesela Donna Summer’ın “I Feel Love” şarkısı. Bu üslup da cinsellik açısından özgürleşmenin bir sembolü. 70’lerde disko müziği büyük orkestralar eşliğinde yapılıyordu. 1980’lerde bu değişti. Bu dönemde orkestralar yerini klavyeyle söylenen şarkılara bırakıyor. Pop dans türüne bir kayış var. Euro disco sound’u ortaya çıkıyor. “It’s Raining Men” ve The Pointer Sisters grubunun “I’m So Excited” parçaları bu dönemin disko müziğinin en iyi örnekleridir. 1990’lara doğru yavaş yavaş hiphop türüyle tanışıyoruz. Disko müziğindeki sample ’lar alınıp üzerine rap yapmışlar. Bu şekilde hiphop ortaya çıkmış.
DİSKODA TÜRKİYE'DE TEK İSİM; AJDA
*Türkiye’de nasıl bir gelişme oldu?
-Yetmişlerdeki disko kültürü Türkiye’de de sevilmiş. Olduğu gibi kabullenmişiz. Seksenlerde Türkiye’de politik ve kültürel olarak çalkantılı bir dönem var, bir nevi geçiş dönemi. Bu durum kıyafetlere de yansıyor: Saçlar uzun, kıyafetler abartılı... Tüm bu geçiş döneminde biz seksenlerin disko kültürünü de benimsemişiz. Mesela o dönemde çekilen pek çok Türk filminde Modern Talking müzikleri çalınıyor. Kulüplerde Cherry Cherry’ler, Brother Louis’ler... Fakat doksanlara gelindiğinde Türkçe pop patlama yapmış. Yavaş yavaş kulüp kültürü gelişiyor, Türkiye’nin ilk dans müzik istasyonları açılıyor. Yabancı müzik dinleyen profilin bir kısmı Türkçe popa kaymaya başlıyor. 2000’ler ise fena. Dünya listelerini takip eden, ne dinlediğini bilen insanLar kayboldular. Yerlerini maddeetkisi altında elektronik müzik dinleyen tipler aldı. Kulüplerde, gece ne türmüziklerle başlarsa başlasın, sonunda bir piyasa şarkısıyla geceye son vermek moda oldu. Disko müziği olamayacak kadar kalitesiz şarkıları vur patlasın çal oynasın niyetine dinleyen gruplar oluştu. Bunlar disko kültürünün resmen içine ettiler.
*Şu an disko kültürü nün temsilcileri kim sizce?
-Disko müziği bize tekrar hatırlatacak önemli isimlerden biri Lady Gaga. Kolaya kaçıp seksenli ve doksanlı yılların şarkılarına cover yapmak yerine retro disko birhava oluşturdu kendine. Türkiye’de ise bir tek Ajda Pekkan var. Disko müziğinin gerçek divası o.GAZETE HABERTÜRK / PINAR ERBAŞ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder